Aşk Üzerine Özlü Sözler

cicozz Çocukluk cicozlarda saklı
Aşk Üzerine Özlü Sözler

A. Okay : Yeni dünyada aşk; birinci mevkide beş paralık, ikinci mevkide yandım aman, üçüncü mevkinin de aşka mecali yok.
A. Okay :Yeni dünyada poşetlendi aşk, ayağa düştü, para pul oldu, aşk erkek.
A. Salle : aşk, geceyi bile gün ışığına boğabilir.
A.Okay : Hürriyet peşinde koşarken düşünen insan aşkı elinden kaçırır.
A.Smith : aşkın bulunduğu yerde hiçbir şey can sıkıcı ve bayağı değildir.
Ahmet Altan : Hakiki aşk kılıç yarası gibidir, yara kapansa da izi mutlaka kalır.
Ahmet Haşim :Aşk, değişmeyince ölür.
Albert Camus :aşk, akıllı, aptal demeden, bütün insanlara bulaşan bir hastalıktır.
Albert Hubbart :aşk yaşamdır deriz, ancak umutsuz inançsız aşk ölümden beterdir.
Alexandre Dumas Fils : Evlilikte aşk varsa alışkanlık onu öldürebilir, yoksa yaratabilir.
Algernon Charles Swinburne :aşk gül olsaydı ben de yaprak yaşamımız birlikte geçerdi yağmurda güneşte.
Anonim : Çoğunlukla güçlü olmak için, rahatımızı sağlığımızı hatta aşkımızı feda ederiz
Aşık Veysel : Güzelliğin beş para etmez, bu bendeki aşk olmazsa.
Aytoun : Kadınların aşkları suya yazılmış inançları da kuma çizilmiştir.
Bacon: Büyük insanlarda, liyakat sahibi olanların kendilerini budalaca aşka kaptırdıkları görülmez. Büyük ruhlar ve büyük işler aşkla uzlaşmaz
Bailey :aşk dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acısından yaratılmıştır
Bailey: En tatlı gelen sevinç ve en kötü gelen acıaşktır.
Balzac : aşk yaşamında kadın, ancak hünerli bir çalgıcının elinde dile gelen bir lir gibidir. Kadınlar bizleri sevdikleri zaman her suçumuzu bağışlarlar
Balzac : aşk, büyüktür ama sonsuz değildir
Balzac : aşk, duyguların şiiridir.
Barca : aşk,çılgınlık değilse aşk değildir
Baument ve Flecther : aşk köpeği bile kafiyeli havlatır.
Benjamin Franklin : aşksız evlilik, evliliksiz aşk doğurur.
Bernard Shaw : aşk, insana vakar, ağırbaşlılık, hatta güzellik verir
Bernard Shaw : İlk aşkımız biraz sersemlikle bir hayli meraktan ibarettir.
Borne : aşk, deniz meltemleri gibidir; sesini duyarız, nereden nereye gittiğini kestiremeyiz.
Bovee : İlk ve son aşkımız kendimize karşı olandır.
Brachvogel : Müzik, kalbin dili, aşkın dili, Tanrı’nın dilidir.
Bulor : aşk cennetin dilinden bize kalan tek andır
Bussy : Rüzgar ateş için ne ise, ayrılık da aşk için odur; ufak alevi söndürür, büyük alevi canlandırır.
Carter Heyward : aşk bir seçimdir. Basit ya da mutlaka mantıklı bir seçim değil.
Cenap Şehabettin : aşk yolunun garip yokuşları ve inişleri vardır.Çıkarken baş döner, inerken gönül bulanır.
Cenap Şehabettin : aşk, kalbimizin saygısız misafiridir. Bize sormadan gelir bize sormadan gider.
Cervantes : aşk herkesi eşit kılar
Çin Atasözü : En korkak erkek bile aşk ve namus söz konusu olduğunda aslan kesilir.
İspanyol Atasözü : Sevdiğine değer verip sevmediğini küçük düşürmek erkekliğe sığmaz
Dante : Geniş varlık denizinin her yanında geniş bir aşk akışı vardır. Fiziksel devinim, bitkisel yaşam, zihinsel yaşam… hep evrensel aşkın derece derece yükselen aşamalarını oluşturur. Aşağı derecelerinde yanılmayan aşk, akılla aydınlandığı zaman iyilik ve kötülüğe eğilim kazanır. aşk kusursuz olmayan iyiliklerin üzerinde de vardır. Hatta irade, hile ve şiddet kullanmak yoluyla bir başkasının kötülüğüne çalışmış olsa bile yine aşka uyar. Kötülükler aşktan uzaklaşma oranında bir takım derecelere sahiptir ve kötülük aşka yaklaşmak için sarf ettiği üç oranında erdeme yaklaşmış olur… Cehennem bile adalet kadar aşkın eseridir.
De Find :Aşk, evliliğin şafağı, evlilik aşkın akşamıdır.
Delacroix: aşkı anlatabilmek için yeryüzünde var olan dillerden bambaşka bir dil ister.
Descartes : Bir şey kendimiz için iyi, yani uygun gibi sunulmuşsa ona karşı aşk duyarız.
Didem Burak:Şair aşkın peşindedir ama aşkının öznesi hep değişkendir.
Douglas Ferrola: aşk kızamığa benzer, insan ne kadar geç yakalanırsa o kadar ağır geçer
Duclos: aşk bıkılmayandır. Her şeyden bıkılabilir ama aşktan … hayır
Emile Zola : Saygı olmayan yerde aşk da olmaz.
Emmet Fox: aşk,kendi rolünü oynatır.
Epiktet: Hareket etmenin nedeni ‘istek’ ve ’sevmektir’, bu ise düşünmektir. aşk
tutkudur. İyi ya da kötünün ne olduğunu fark edemeyen insan nasıl sevebilir
Epikür : Bilge olan evlenmez. Evlense bile aşkın vehimlerine kapılmaz… Bir uygarlığın yetkinliği ve insanlığı ancak kardeşlik ve sevgiyle olasıdır.
Erich Segal: Gerçek aşk sessizce gelir. Çanların çaldığını duyuyorsanız kulaklarınızı kontrol edin.
Faulkner: aşkı kitaplara soktukları iyi oldu, yoksa belki de başka yerde yaşayamayacaktı.
Feuerbach: Varlık sezginin, duyunun ve aşkın bir sırrıdır. Bu kişi, bu şey yani bireysel, yalnız duyumda, yalnız aşkta, mutlak bir değere sahiptir. Sonlu ve sonsuz orada bulunur. aşkın sonsuz derinliği ve aşkın gerçeği, bununla yalnız bununla kaimdir” “… En derin ve en yüce gerçekler duyumlarda saklıdır. Böylece genel olarak başımız dışında bulunan bir nesne varoluşun gerçek ve ontolojik belgesi aşktır, varoluşun aşktan ve duyumdan başka belgesi yoktur.
François M. C. Fourier 1) Geçici ya da keyif verici aşklar ki, bu oyuncular, *****ler, arsızlık aşkları gibi şekillere ayrılır. 2) Az çok bir süresi fakat kısır aşklar ki, bunlar gözde aşklardır. 3) Yalnız bir çocuk doğurtan geçici aşklar ki, bunlar dölleyen aşklardır. 4) Karılar ve kocalar aşkıdır ki, bu iki tarafın isteği ile yıllarca sürer ve bir çok çocuk doğurturur. Fakat bunlar birbirleriyle yaşayıp yaşamamakta serbesttir.
Franz Xaver Von Baader: Özgürlük aşk değildir, yalnız aşkın kapısıdır.
Freud: Yaşam belirtisinin kökeninde duygulanma; duygulanmanın da temeli aşktır
Furug:Ve yaralarım aşktandır…
Gançarov: aşkı akılla yenmek mümkün değildir
Gandhi :Adaletsiz rejimi, adaletle yıkınız.
George Sand : aşk,bir kez ayaklar altında çiğnendikten sonra bir daha doğrulamayacak kadar nazik bir çiçektir.
George Sand: aşk, sürekli bir mutluluktur.
Geraldy: Erkeğin yaradılışında sevmek yoktu. Ona aşkı öğreten kadındır
Goethe : aşk, imkansız birçok şeyi mümkün kılar.
Halil Cibran : aşk ve şüphe bir arada bulunmaz.
Halil Cibran : aşk, aşık ile maşuk arasında bir maskedir.
Halil Cibran: Dünya kuruldu kurulalı bilinir: aşk, derinliğinin farkına, ancak ayrılık saati gelip çattığında varır.
Holty : aşk,kulübeyi altından bir saraya benzetir.
J. J.Rousseau : aşk gibi kin de insanı aptallaştırır.
J. Swift Kitaplıklar, beynin çocuklarıdır
J. J.Rousseau : aşk mutluluğunu evlendirdikten sonra da sürdürebilseydik, dünya cennet olurdu. Duygulu gönüller sevginin her türlüsü için duygulu değil mi?
Jean Moreau :Yaşınız sizi aşktan korumaz. Ama aşk bir dereceye kadar yaşlılıktan korur.
Jeremy Bentham: aşk hazzı, dostlukla duyu hazlarından yoğrulmuştur
Jules Renard: aşk bir kum saati gibidir; kalp dolarken beyin boşalır.
Konfüçyüs : aşk, dört nala giden at gibidir, ne dizginden anlar, ne söz dinler.
La Bruyere : aşk dostluğu,dostluk aşkı yok eder.
La Cordaire: aşk her şeyin başlangıcı, ortası ve sonudur
La Rochefaucauld: aşk,küçük aşkları azaltıp büyükleri artırır,tıpkı rüzgarın mumları söndürüp ateşi tutuşturması gibi.
La Rochefaucauld: Büyük aşklara tutulmuş olanlar,kendilerine geldiklerinde bütün ömürlerince hem memnun hem de pişman olurlar.
La Rocheffoucauld: Tüm duygularımız ve tutkularımız rastlantı ve çıkarın eseridir ve bizim erdem, aşk, karşılık beklemezlik dediğimiz şeyler de hoşgörülerden başka bir şey değildir. Adalet aşkı nedir? Adaletsizlik ıstırabından korkmaktır. aşk sahip olduklarımızın bizden alınması korkusudur. aşk duyuların bir hummasıdır
La Rochefoucauld :Hayatın ihtiyarlık çağında olduğu gibi aşkın da ihtiyarlığında artık zevkler için yaşanmaz, acılar için yaşanır.
La Rochefoucauld :Kıskançlıkta gururun payı aşktan fazladır.
Leonardo da Vinci: İnsan ne kadar büyük ruhlu olursa, aşkı o kadar derin bir şekilde duyar.
Lessage : aşk, aşıklara şarabın sarhoşlara yaptığı etkiyi yapar.
Marcel Proust : Sevdiğimiz zaman, aşk o kadar büyüktür ki bir bütün olarak içimize sığmaz; sevdiğimiz insana doğru yayılır, onda kendisini durduran bir yüzey bulur; işte karşımızdakinin hisleri dediğimiz şey, kendi sevgimizin çarpıp geriye dönüşüdür; bizi gidişten daha fazla etkilemesinin büyülemesinin sebebiyse, kendimizden çıktığını fark etmeyişimizdir.
Mark Twain : Hiç kimse uzun süre evli kalmadıkça gerçek aşkın ne olduğunu anlayamaz.
Marlene Dietrich : Şikayet aşkın ölümüdür.
Mevlana : aşk, öyle engin bir denizdir ki, ne başlangıcı ne de sonu vardır.
Mevlana : aşk,davaya benzer,acı çekmek de şahide;şahidin yoksa davayı kazanamazsın.
Mevlana : Bir aşkı başka aşk söndürebilir. aşkta ne yükseklik, ne alçaklık, ne de akıllılık ve akılsızlık vardır. Hafızlık, şeyhlik, müritlik yoktur. Sadece kepazelik, aşağılık ve rintlik vardır. İnsanın toprağını aşk şebnemi ile yoğurdukları için alemde yüzlerce fitne ve kargaşalık peyda olur. aşkın yüzlerce neşteri, ruhun damarlarına sokuldu ve oradan gönül adı verilen bir damla aldı… aşk öyle engin bir denizdir ki, ne kenarı vardır, ne de ucu bucağı.
Mevlana : Gerçek aşkta ne vefa vardır ne cefa….
Mevlana : Kimi aşık görürsen, onu maşuk bil. Zira o aşka nisbetle hem aşıktır, hem de maşuktur.
Moliere : Kadınların büyük tutkusu aşkı ilham etmektir. İnsanı aşkın güzellikleri yaşatır.
Montaigne : aşk dediğimiz şey,arzulanan bir varlıkta bulacağımız tada susamaktan başka bir şey değildir.
Montaigne : aşk, utanma ve çekinmenin olduğu yerde vardır.
Montherlant : aşk,ovaları kaplamış olan çok büyük ordulara benzer.Daha dün bütün görkemiyle orada dururken bugün bakarız,yerinde yeller eser.
Napolyon : aşkta erkeğin zaferi kaçmaktır.
Newton: aşk köprü kurmaktır. İnsanlar köprü kuracaklarına duvar ördükleri için yanlız kalırlar.
Nietzsche : aşk ve nefret kör değillerdir; ama kendileriyle birlikte taşıdıkları ateş yüzünden kör olmuşlardır.
Oscar Wilde : aşka insan kendini aldatarak başlar ve başkalarını aldatarak bitirir.
Oscar Wilde : aşkı gerçekten isterseniz sizi bekler bulacaksınız.
Oscar Wilde : Erkekler, kadınların ilk aşkı, kadınlar da erkeklerin son aşkı olmak isterler.
Pascal : aşk iradenin ereğidir. Her çeşit dışsal emir ve baskılardan çok usa uymak gerekir. İradenin ereği olan bu aşktan başlayıp tutkuda sona eren bir yaşam mutludur. Bunlardan birini seçmem gerekse ‘aşk’ı yeğ tutarım. Biz aşk karakteri ile doğarız. aşk ruhumuz yetkinleştikçe gelişir ve bizi güzel görünen şeye sürükler. Bundan sonra artık bizim bu alemde sevmekten başka bir şey için var olduğumuzdan kim kuşkulanır? … aşkın konusu güzelliktir ve insan evrenin en güzel nesnesi olduğu için dışarıda aradığı bu güzelliğin örneğini kendi içinde bulması gerekir. Bu itibarla insan ancak kendisine benzeyeni ve olabildiği kadar kendisine yaklaşanı sever. Sevmeye başlayınca eskisinden bambaşka bir insan olduğumuzu anlarız. aşktan söz ede ede insan aşık olur.
Peyami Safa : aşk,aleyhine binlerce şey söylenir ama insanoğlu yine de onsuz yapamaz.
Prior : Tartışmalarda yapılan benzetmeler, aşkta söylenen şarkılara benzerler. Hiçbir şeyi kanıtlamazlar.
Rabutin : Ne güzel bir ceza evi vardır ne de çirkin bir aşk.
Raif Necdet Kestelli : Hiçbir şey aşka kin kadar yakın değildir.
Rainer Marie Rilke : aşk iki yalnızlığın birbirine dokunması, birbirini koruması ve selamlamasıdır
Remy De Gourrmont : Gençlerin istekleri: aşk, Para, sağlık. Yaşlıların istekleri: Sağlık, para, aşk. Erkekler aşka aşık olarak başlarlar,kadınlara aşık olarak bitirirler; kadınlarda erkeklere aşık olarak başlar, aşka aşık olarak bitirirler.
Rochefoucauld : Bir aşktan kurtulmak, aşık değilken aşık olmaktan daha güçtür.
Rochefoucauld : Gerçek aşk çok nadirdir, ama gerçek dostluk derecesinde değil.
Rochefoucauld : Gerçek aşk, tıpkı cinler, periler gibidir: bahsini herkes eder, ama gözüyle görmüş olan pek azdır.
S. Maugham : En sürekli aşk karşılıklı olmayan aşktır.
Salim Turgu t: aşk yaşanılan an ise onu yıllarca neden bekleriz?
Schiller : Ey aşk,güzel ve kısasın!
Schopenhauer : aşk,insan türünü sürdürmek için bireye kurulmuş tuzaktan başka bir şey değildir.
Shakespeare : aşk, gözle değil ruhla görülür.
Shakespeare : Değişiklikle karşılaşınca değişen aşk, aşk değildir…
Sheakspeare : Ateşin yaktığından, Güneşin hareket ettiğinden,Gerçeğin bir yalan olduğundan kuşkulan;Fakat benim aşkımdan kuşkulanma.
Sokrat : aşk, güzelliğin aracılığıyla çoğalma arzusudur.
Somerset Maugham : En devamlı aşk, karşılık beklemeden duyulandır.
Stanislaus Leszcynski : aşk kızamık hastalığı gibidir;İnsan ne kadar geç yaşta yakalanırsa, o kadar ağır geçirir
Stanislaus Leszcynski : aşk; kulübeyi altından bir saraya benzetir.
Stanislaus Leszcynski : Bir çok kişi aşktan söz edildiğini işitmeselerdi, onun ne olduğunu hiç bilmeyeceklerdi.
Stanislaus Leszcynski : Gerçek aşk; herkesin konuştuğu, pek azının gördüğü hayaletlere benzer.
Stendal : aşk, coşku ve tutku olduktan sonra insan hiç sarsılmaz, bunlar olmayınca yaşam neye yarar
Stendal : aşk, çok renkli bir çiçektir. Fakat yetiştiği yer müthiş uçurumlardır.
Stendhal : Evlilik aşkın mezarıdır.
Thomas Fuller : Ayrılık aşkı keskinleştirir, beraberlik güçlendirir.
Tolstoy : aşk, kızıl gibi geçirilmesi gereken bir hastalıktır.
Tolstoy : Gerçek aşk daima kişisel yarar duygusundan vazgeçme temeli üzerinde yükselir.
Tolstoy : Nasıl kafa sayısı kadar düşünce varsa ,kalp sayısı kadar da aşk çeşidi vardır.
Trivalluvar : Gururumun kapısını utançla sürgülemiştim. Aşkın baltası, ne kapı bıraktı ne süngü.
Unamuno : Sıkıntı, hayatın esasıdır ve biz oyunun,eğlencelerin, romanların ve aşkın keşfedilmesini yalnız sıkıntıya borçluyuz.
Victor Hugo : aşk bir deniz, kadın onun kıyısıdır.
Victor Hugo : aşk, iki iken bir olmak demektir.
Voltaire : aşk bir tablodur, onu doğa çizmiş ve hayal süslemiştir. Tanrı kadınları
erkekleri evcilleştirmek için yarattı.
Voltaire : Ayrılık,tatmin edilemeyen aşkı artırır.
William Blake : aşk hatalara karşı daima kördür, daima mutluluklara meyillidir. Kanun tanımaz, kanatlıdır ve tutuklanamaz. Kafaların bütün zincirlerini kırar geçer.
Alain : Yüz kişinin içinde aşık,gökyüzünde yıldızlar arasında parıldayan ay
İnsanlar sevildiğini sandıkları için aşık olur.
Bacon : Karılar; gençlerin sevgilisi, orta yaşlıların arkadaşları, yaşlılarında dadısıdır.
Cemil Sena : Milyoner kasasını, hırsız mahzenini, feylesof kitabını ve aşık kalbini aynı heyecan ve korkuyla açarlar
Cenap Şehabettin : aşıkların en kanaatkarı bile sevdiğinden ziyade sevilmek ister.
Eflatun: Her aşık, şairdir.
La Rochefoucauld :Haysiyetli bir adam deli gibi aşık olabilir ama,ahmak gibi aşık olması yakışık almaz.
Plautus : aşık elinde ne yoksa onu ister,elinde olanı istemez.
Antoine Bret :Aşkın ilk soluğu mantığın son soluğudur.
Corneille:Sevdiğini elde edemezsen, elde ettiğini sevmeye çalış.
E.Geibel :Aşk, yüreklerden gökyüzüne kadar uzanan ateşten bir merdivendir
Enrique Larreta:Kızların sevdası, sepete konmuş su gibidir, akar gider.
G. Gardony :Kadın yüzü göz yüzünden daha çok değişiklik gösterir.
George Herbert: Gözlerin konuştuğu dil her yerde aynıdır.
Goethe : Gönlümüz bize daima aklımızdan daha yakındır.
H.Heine :Aşk, yepyeni kalabilen eski bir masaldır.
Hermann Sudermann: Kalpte açılan yaraya merhem yoktur.
John Dryden :Aşk, aklın en soylu zaafıdır.
La Fontaine : Ayrılık, sevdanın merhemi olduğu gibi, öfkeyi de, kini de azaltır.
La Rochefoucauld :Aşkı tedavi eden birçok ilaç vardır ama iyileştireceği kesin olanı yoktur.
La Rochefoucauld :İnsan sevdiği müddetçe affeder.
La Rochefoucauld :Kıskançlığımız, kıskandığımız kişilerin mutluluğundan daha uzun ömürlüdür.
Lermontov :Aşk, ateş gibidir, gıdasız kalınca söner.
Lord Dewar :Aşk, masraflarla çevrilmiş bir duygu okyanusudur.
Nietzsche :Sevdiğini yadsımayan ne bilir sevmeyi
 
Son düzenleme moderatör tarafından:

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
49B
Yanıtlar
2
Görüntülenme
8B
Üst